●
YAT, KOTRA, TEKNE VE GEMİ
SAHİBİ OLANLARA DEĞİL, DAR GELİRLİ VE YOKSULLARIN SATIN
ALABİLECEĞİ MAL VE HİZMETLERDE VERGİ İNDİRİMİ YAPILSIN!
●
TÜKETİCİLER OLARAK SU,
GIDA, ELEKTRİK, DOĞALGAZ, TELEFON GİBİ TEMEL MAL VE
HİZMETLERDE KDV VE ÖTV GİBİ DOLAYLI VERGİLERİN SÜREKLİ
OLARAK SIFIRLANMASINI İSTİYORUZ. |
3 Şubat 2017 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Bakanlar
Kurulu Kararıyla 30 Nisan 2017 tarihine kadar mobilya
çeşitlerinde KDV oranı %18’den yüzde sıfıra, elektrikli
cihazlarda ise ÖTV oranı %6.7’den yüzde sıfıra
indirilmiştir. Aynı karar ile ön ödemeli konut
satışlarında damga vergisi sıfıra indirilmiş; yatlar,
kotralar, tekneler ve gezinti gemilerinde ise
uygulanacak ÖTV oranı sıfıra indirilmiş, ancak, bu
indirimlerin hangi tarihe kadar olacağı
belirtilmemiştir.
Bu değişiklikler ile dünyanın en adaletsiz vergileri
olarak adlandırılan KDV ve ÖTV’nin dar gelirli
tüketicilerin en temel gereksinimleri olan su, gıda,
elektrik, doğal gaz, telefon gibi mal ve hizmetlerden
tamamen kaldırılması yerine, sektörlerleri kurtarıcı
indirimler yapılmaktadır. Bu uygulama, sosyal hukuk
devleti anlayışına ve tüketici haklarına ne kadar
uygundur?
Bakanlar Kurulu Kararında, tüketicilerin önemli
gereksinimlerinden olan mobilya ve elektrikli cihazlara
uygulanacak KDV ve ÖTV indirimlerinin 30 Nisan 2017
tarihine kadar uygulanması düşündürücü ve üzücüdür.
Ancak, ön ödemeli toplu konut satışları ile yat, kotra,
tekne ve gezinti gemilerine uygulanacak vergi
indirimlerinde tarih belirtilmemesi ise daha da
düşündürücü ve üzücüdür.
Tüketiciler olarak sormak istiyoruz: Hangi memur,
işçi, işsiz, yoksul ve dar gelirli, küçük esnaf yat,
kotra, tekne ve gezinti gemisi alabilir?
23 Ocak 2017 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan ön
ödemeli konut satışlarına ilişkin Bakanlar Kurulu
Kararının da tüketiciler aleyhine düzenlendiğini
belirtmek isteriz. Bu karar ile Tüketicinin Korunması
Hakkında Kanun’un 45.maddesinde belirtilen, sözleşmeden
dönme süresinde herhangibir sınırlama yokken, bu süre 24
ay olarak belirlenmiştir. Tüketicilerin sözleşmeden
dönme haklarını kullanmasında tazminat miktarları
arttırılarak tüketiciler cezalandırılmıştır.
Tüketicilerin ödemiş oldukları tutarın kendilerine
iadesi süresi uzatılmıştır. Bu karar ile getirilen
düzenleme güçsüz olan tüketicilerin değil, güçlü olan
sektör temsilcilerinin lehinedir.
Gerek 23 Ocak 2017 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan ön
ödemeli konut satışlarına ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı
gerekse 3 Şubat 2017 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan
vergi indirimlerine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı, dar
gelirli tüketicilerin değil, azınlığı oluşturan zengin
kesimlerin lehine olan düzenlemelerdir.
Türkiye, dünyada en adaletsiz tüketici vergisi olarak
adlandırılan KDV, ÖTV gibi dolaylı vergilerde en yüksek
olduğu iki ülkeden biridir. Ayrıca, Türkiye en çok vergi
kaçırılan ülkelerin de baş sıralarındadır. Bu çelişki
bir an önce giderilmeli ve gerekli tüm önlemler
alınmalıdır.
Biz tüketiciler olarak sosyal devlet anlayışıyla
tüketici haklarına uygun olarak vergi ve ekonomik
politikaların uygulanmasını ve düzenlemeler yapılmasını
istiyoruz.
Vur abalıya anlayışı ve politikasının terkedilmesini ve
dünyanın en haksız vergilerinin dar gelirli ve yoksul
tüketicilerin sırtından kaldırılmasını istiyoruz.
Bu nedenle, dar gelirli tüketicilerin en temel
haklarından ve gereksinimlerinden olan ve erişimde
zorlandıkları su, gıda, elektrik, doğal gaz ve telefon
gibi mal ve hizmetlerde KDV ve ÖTV’nin herhangi bir süre
sınırlaması olmaksızın sıfıra indirilmesi için bir
düzenleme yapılmasını tüketiciler olarak Hükümetten
istiyoruz.
Basına ve kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Turhan ÇAKAR
Genel Başkan
|