Uzakdoğu ülkelerinden gelen GDO’lu pirince Mersin Limanında el konulduğunu
basından öğrenmiş bulunuyoruz. Bu durum, sanki Türkiye’ye başka şekillerde
GDO’lu ürün girmediği, GDO’lu ürün ithal edilmediği imajını vermektedir.
Oysa, neredeyse tamamı GDO’lu ürün üreten ülkelerden Türkiye’ye resmi ve
yasal olarak soya fasülyesi, soya küspesi, soya yağı, mısır, mısır yağı,
tohumluk mısır, cin mısır, mısır nişastası küspesi atıkları, işlenmiş
çeşitli mısırlı gıdalar, mısır gluteni, pamuk ve pirinç ithal
edilmektedir. Örneğin, 2008-2012 yılları arasında Türkiye’ye GDO’lu ürün
üreten ülkelerden 12 milyar dolardan fazla yukarıda sayılan ürünlerden
ithalat yapılmıştır.
2008-2012 yıllarında yalnızca ABD’den Türkiye’ye 6 milyar doların üzerinde
başta pamuk olmak üzere soya fasülyesi, soya küspesi, soya yağı, mısır,
mısır yağı, tohumluk mısır, cin mısır, çeşitli mısır ve mısır nişastası
atıkları ( küspesi), mısır gluteni ve pirinç ithal edilmiştir.
Söz konusu ürünler dünyada en çok GDO’lu olarak üretilen ürünler olup,
tamamı GDO’lu üretim yapan ülkelerden ülkemize ithal edilmiştir. Bu GDO’lu
üretim yapan ülkeler ise başta ABD olmak üzere Arjantin, Brezilya, Çin,,
Hindistan, Kanada, Rusya, Ukrayna, Romanya, Bulgaristan, Macaristan,
Fransa, İtalya, İspanya, Moldova, Avusturya, Sırbistan, Hırvatistan,
Uruguay, Şili, Paraguay, Almanya gibi ülkelerdir.
Buradan hareketle başta Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı olmak üzere
diğer ilgili ve yetkililere soruyoruz :
• Bu ürünlerin ne kadarı GDO’lu, ne kadarı GDO’suzdur?
• Ülkemize ithal edilen yukarıda adı geçen ürünlerin GDO’suz olma
olasılığı var mıdır?
• Bu konuda halkımıza ve kamuoyuna gerçekler niçin doğru olarak
anlatılmıyor?
Ülkemizin GDO’lu ürünlere ihtiyacı yoktur. Biz tüketiciler olarak hem
sağlığımız, hem tarımımız hem de gıda egemenliğimiz açısından GDO’lu ürün
tüketmek istemiyoruz. Bir an önce Biyogüvenlik Yasası değiştirilerek
GDO’lu ürün ithalatı ve tüketimi yasaklanmalıdır.
Basına ve kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Turhan ÇAKAR
Genel Başkan |