Enerji Devletleştirilmelidir
Enerji, en temel ve en önemli kamusal bir hizmettir. Bununla birlikte;
ucuz, kesintisiz, güvenli, çevre kirliliği yaratmayan ve kaliteli enerji
tüketimi temel bir tüketici hakkıdır. Enerjide kamusal yararın ve tüketici
haklarına uygunluğunun gerçekleşebilmesi kamu kuruluşları tarafından
sağlanabilir. Çünkü, enerji konusu devletin ve kamu sektörünün en başta
gelen görev ve sorumluluğu arasındadır.
Gerek, Türkiye Cumhuriyeti Anayasa’nın 2.maddesinde belirtilen “ Türkiye
Cumhuriyeti, ………….., …………., Sosyal bir hukuk devletidir.” , 172.maddesinde
belirtilen “ Devlet, tüketicileri koruyucu ve aydınlatıcı tedbirler alır,
……..”, gerekse Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri
Hakkında Kanunun 2.maddesinin f fıkrasında belirtilen “ Kamu ihtiyaç,
güvenlik ve yararına uygun olarak enerji ve tabi kaynaklar ile enerjinin
üretim, iletim, dağıtım tesislerinin etüt, kuruluş, işletme ve devam
ettirme hizmetlerinin genel politikasını tespit çalışmalarının
koordinasyonunu temin etmek ve denetlemek” şeklindeki hükümlerine göre
devletin veya kamu kuruluşlarının amacı kar etmek değil, kamusal ve sosyal
yarar sağlamak için gerekli önlemleri almaktır.
Özel firmaların kamu yararını gözetmek, tüketici haklarını korumak gibi
bir görevi ve sorumluluğu yoktur. Özel kuruluş karını en yükseğe çıkarmak
ister. Bu amaçla da her yola başvurur.
Gerçekten, ülkemizde uygulanan enerjideki özelleştirmeler nedeniyle,
devletin ve tüketicilerin nasıl zarara uğradığını ve uğratıldığını
yıllardan beri görüyor ve yaşıyoruz. Enerji sektöründe uygulanan
yap-işlet-devret, yap-işlet modelleri ile “ ya al ya öde” anlaşmalarıyla
kamu kuruluşları tarafından üretilen enerji fiyatının 3-5 katına enerjiyi
devlet bu özel kuruluşlardan almak zorunda bırakılmıştır. Bunun faturasını
ve milyarca YTL zararını tüketiciler ve devlet çekmiş ve çekmektedir.
Son günlerde otoprodüktörler ile elektrik üreten bazı özel kuruluşlar ve
onların örgütleri fiyatlarına zam yapabilmek gerekçesi ile bir çok ilimizi
karanlığa gömmüşlerdir. Firmaların bu uygulama, tutum ve davranışları kamu
yararına ve tüketici haklarına ne kadar önem ve değer verdiklerinin açık
bir göstergesidir.
Anayasamızın “ Devletleştirme” başlıklı 47.maddesinde “ Kamu hizmeti
niteliği taşıyan özel teşebbüsler, kamu yararının zorunlu kıldığı hallerde
devletleştirilebilir.” denilmektedir.
Enerjide özelleştirmenin, yukarıda belirtilen ve yaşadığımız
olumsuzlukları ile kamu yararı ve tüketici haklarına aykırı sonuçlar
yaratması, ileride daha büyük tehlike ve zararların doğmaması, kamu yararı
ve tüketici haklarına uygun bir enerji politikasının uygulanabilmesi
açısından, Anayasamızın 47.maddesinde de belirtildiği şekilde enerjinin
kamulaştırılmasını yada devletleştirilmesini tüketiciler olarak zorunlu
görmekteyiz.
Turhan ÇAKAR
Tüketici Hakları Derneği
Genel Başkanı |