Ülkemizde, kentlerdeki belediye uygulamalarına ve hizmetlerine tam
anlamıyla rantçı anlayış ve rantçı politikalar egemen olmuştur. Çeşitli
yasal düzenlemeler ile de belediyelerde rantçı politikalar yasal güvence
altına alınmıştır. Yani, belediyeler ile ilgili yasalar kent halkının ve
toplumun yararına değil, belli bir azınlığın yararına uygun olarak
düzenlenmiştir. Belediyeler halk için değil rant için yönetilmektedir.
Kentlerde yaşayan halkın musluklarından akan şehir şebeke suyu başta
Başkent Ankara olmak üzere birçok kentte hem sağlıklı değil hem de
pahalıdır. Muslukların sağlıklı su akmayan Ankara ve İstanbul’da yaşayan
halkın yarıdan çoğu içmek ve yemek yapmak için damacana suyu kullanmakta,
musluk suyunun yanı sıra damacana suyuna da bedel ödemektedir. Damacana
sularının sağlıklı olduklarını söylemek de mümkün değildir. Şehir şebeke
suyuna ödenen bedel açısından kentlerde yaşayan tüketicilerin yüzde
ellisinden fazlası su yoksuludur.
Kentlerde belediyelerin uyguladığı ulaşım fiyatları çok yüksektir.
Özellikle, dar gelirli yurttaşların bütçelerinde ulaşım bedeli önemli bir
yer tutmaktadır. Kentler, insan öncelikli değil, araç öncelikli bir duruma
getirilmiştir. Bu nedenle de hava ve çevre kirliliği artmakta, insan
sağlığı tehlikeye ve riske girmektedir. Ankara ve İstanbul başta olmak
üzere, büyük kentler ile diğer kentlerde trafik kazaları her geçen gün
artmaktadır. Özellikle, Başkent Ankara’nın kent içindeki yolları otobana
çevrilmiştir. Ankara, trafik kazalarında nüfusa oranla birinci sıradadır.
Kentlerde belediye başkan ve yönetimleri tarafından kent yoksulluğunun
ortadan kaldırılması, kent yaşamının ucuzlatılması değil, dağıtılan ekmek,
kömür gibi tüketim malları ile yoksulluğun yönetilmesi politikaları
uygulanmaktadır.
Kentte yaşayan halk ve toplum yararı için bir planlama mevcut değildir.
Belediye hizmetleri ve uygulamalarında kamu ve toplum yararı değil, belli
bir azınlığın yararı ön plana alınmaktadır.
Belediyelerin uyguladığı rantçı politikalar nedeniyle, büyük bir tahribat
yaşanmaktadır. İnsan, doğa ve tüm canlıların yaşam alanları tahrip
edilmiştir. Betonlaşma, çarpıklaşma, görsel kirlilik iyice artmış, yüksek
binalardan dolayı yurttaşların görüntü alanları engellenmiş, kentler birer
çirkinlik abidesi durumuna getirilmiştir.
İnsanlar kendine ve kentine yabancılaştırılmış ve doğa acımasızca
katledilmiştir. Kentler yaşanmaz hale getirilmiştir.
Belediye başkan ve yönetimleri kent halkına doğru, açık ve net bir şekilde
yaptıkları uygulamalar ile belediyelerin gelir ve giderleri hakkında hesap
vermemektedir. “Ben yaptım oldu” anlayışı ile davranmaktadırlar.
Tüketiciler olarak Nasıl Bir Belediyecilik ile
Nasıl Bir Belediye Başkanı ve Yönetimi İstiyoruz?
•
Rant için değil, halk için belediye başkan ve yönetimi istiyoruz.
• Yoksulluğu yöneten değil, yoksulluğu ortadan kaldıracak başkan ve
yönetim istiyoruz.
• Belediyeleri, halk için, kent halkıyla birlikte demokratik bir şekilde
yönetecek toplumcu başkan ve yönetim istiyoruz.
• Kentlerde yapılacak işler, hizmetler, yatırımlar ve projeler için toplum
yararını, planlamayı ve kent halkının görüş ve düşüncelerini ön plana
alacak başkan ve yönetim istiyoruz.
• Demokratik kitle örgütleriyle işbirliği yapacak ve demokratik kitle
örgütlerinin projelerini destekleyecek başkan ve yönetim istiyoruz.
• Herkesin suya erişim hakkı gereğince, musluklarımızdan akan suyun, su
yoksulu olmayacak şekilde ucuz ya da 12 m3’e kadar su yoksulu olanlara
ücretsiz, içilebilecek şekilde sağlıklı ve kesintisiz olarak dağıtılmasını
sağlayacak başkan ve yönetim istiyoruz.
• Ulaşımı ucuz ve güvenli bir şekilde sağlayabilecek, toplu taşımacılığa
ve bisiklet yollarına ağırlık veren, kenti rahatlatacak başkan ve yönetim
istiyoruz.
• Kentteki yurttaşların sağlıklı ve güvenli konutlarda yaşayabilmesini
sağlayacak başkan ve yönetim istiyoruz.
• Kentte yaşayan herkesin sağlıklı, ekolojik ve doğal ürünlere
erişebilmesini ve tüketebilmesini sağlayacak başkan ve yönetim istiyoruz.
• Kentsel temizlik ile kentsel atık toplama ve değerlendirmeyi en sağlıklı
ve güvenli bir şekilde gerçekleştirebilecek başkan ve yönetim istiyoruz.
• Kent halkının korku duymadan ve güven duyarak yaşabileceği bir kent
ortamını sağlayacak bir başkan ve yönetim istiyoruz.
• Kent topraklarını, biyoçeşitliliğini, çevresini, doğasını, tarihini
koruyacak; betonlaşmaya, çarpıklaşmaya, görsel kirliliğe ve çirkinliğe
karşı olan, kenti insanca yaşanabilir bir duruma getirebilecek nitelikte
ve düşüncede başkan ve yönetim istiyoruz.
• Kentte yaşayan yurttaşların kendine ve kentine yabancılaşmasını
önleyecek bir başkan ve yönetim istiyoruz.
• Kültüre, sanata, spora önem veren ve bu konularda gerekli yatırımları ve
düzenlemeleri yapacak olan başkan ve yönetim istiyoruz.
• Kent halkının dayanışmasını, örgütlenmesini ve üretkenliğini sağlayacak
bir başkan ve yönetim istiyoruz.
Basına ve kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Turhan ÇAKAR
Genel Başkan |